Kılıçdaroğlu amacına ulaştı

Kılıçdaroğlu'nu söylemlerinden ötürü salak sambalak biri sanmayın.

Her ne kadar seçmen kütüğüne kayıtlı olduğu ilçenin adını yanlış telaffuz etse, 'Atatürk'ün şu sözünü asla unutmayın' dediği sözün ikinci kısmını hatırlayamasa da söyledikleri,yaptığı işler ne kadar saçma olursa olsun bilinçli yapılan işler. Çünkü FETÖ talimatlarıyla yapılıyor. Neden eminim; bir kere hemen her söylemi FETÖ söylemlerinden oluşuyor. İkincisi etrafındaki 6 danışman FETÖ den ceza almış. Bir de 14. Kat kamburu var. Ha... Onun bunları hayata geçirirken ağzına yüzüne bulaştırdığı oluyor tabi. Fakat çoğunu amacına ulaştırıyor.

Dikkat edin onun söylemlerinde üzüm yemek yok; bağcı dövmek var.

Yani somut ve yararlı bir iş önermiyor. Sadece Erdoğan'ı yıpratma amaçlı söylemler konuşuyor. Çünkü talimatlar böyle. Bu son 'siyasi ayak' olayı da böyledir. Bir kaç yıl önce Can Dündar'ın ''MİT TIR ları 'belgelerini' Cumhuriyette aylar sonra yeniden basması gibi bir olay bu. FETÖ, gündeme bu tür şeyler gelsin, bunlar konuşulsun istiyor. O nedenle temcit pilavı gibi ısıtılıp yeniden servis ediliyor. Tabi ki talimatla.

Böyle olunca ne oluyor?

Onların 'havuz medyası' dedikleri kesim de dahil, hemen tüm medya organlarında 'siyasi ayak' konuşuluyor. Dikkat edin 'tartışılıyor' demiyorum, konuşuluyor. Ve Erdoğan'ın 'siyasi ayak' olduğu işleniyor. Ne kadar savunursanız savunun. Mutlaka karşı argümanlarla konu karıştırılıyor ve zihinlere soru işaretleri çakılıyor. Allah göstermesin bir darbe olsa ve Erdoğan yargılanacak olsa, mutlaka iddianamede bu da olacak ve 'siyasi ayak' olmakla da suçlanacak. Tıpkı MİT TIR larının da olacağı gibi. O garabet başsavcı, AK Parti kapatma davasında gazete kupürlerini 'delil' diye koymamış mıydı iddianameye.

Bakın tartışma 'FETÖ nasıl tasfiye edilecek' şeklinde olmuyor.

O konu İlker Başbuğ'un dediği gibi, sanki yalnızca onun sorunuymuş da o yüzden Erdoğan'a bırakılmış durumda. Geçmişte ne olmuş, nasıl olmuş, kimler güçlenmesine yardım etmiş, bu tarz şeyler konuşuluyor. Herkes de ya reddediyor ya da bir bahane buluyor. Amaç Erdoğan'ı suçlamak. Bu açık bir tezgah. Geçmişte ne olmuşsa olmuş, kim yolunu açmamış ki FETÖ nün. Hele sıkıysa biri taş koysaydı. Ya faili meçhul olurdu ya da hayatı karartılırdı. Bu ikisine de örnek var. Biri Hablemitoğlu diğeri Deniz Baykal. Çünkü bu bir CIA operasyonuydu; ve de Amerika'nın direktiflerine kimse karşı duramazdı. Ta ki Erdoğan iktidar olmanın iplerini, önemli ölçüde eline geçirinceye kadar. Yani gücünün yeteceğine kanaat getirince. Ona rağmen az daha o da kim vurduya gidebilirdi. Yani 15 Temmuzda. Halk liderine sahip çıktı da FETÖ ve darbesi o yüzden yenildi. Kılıçdaroğlu TV den seyredip yapmadı bunu.

Tartışmaların bu mealde yapılması bir FETÖ taktiği.

Böylece hem zihinlere Erdoğan'ın 'suç ortaklığı' mıhlanıyor her gece, hem de meselenin asıl yönü, yani FETÖ ye karşı mücadele hasıraltı edilip, görüş, düşünce ve eylem alanı dışına çıkarılıyor. Peki hal böyle ise konuşmayalım susalım mı bu konuda? Hayır, tam tersine; madem iş buralara geldi bir kere gerçekleri kitlelerin zihnine ve FETÖ düdüğü çalan kriptoların gözüne sokmak için alabildiğine geniş kesimlere söylemeye devam etmek gerekir. Bu kıyasıya bir mücadele. Onlar çarpıtmaya, yamultmaya çalışıyorlarsa, gerçek FETÖ karşıtlarının da gerçeği hakim kılmaya çabalaması gerekir. Şeytan ne kadar becerikli olursa olsun; Hak, galip gelecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.