Prof. Dr. Seyit Mehmet ŞEN

Prof. Dr. Seyit Mehmet ŞEN

Mazereti ve gerekçesi ne olursa olsun...

“Mazereti ve gerekçesi ne olursa olsun...”
Ahmet Davutoğlu’nun YSK kararına itirazı bu sözlerle başlıyor...
Vay vay vay!
Demek ki hesapsız kitapsız kopya çeken öğrencinin yaptığı yanına kar kalacak, sırtı sıvazlanıp dersi geçecek öyle mi Ahmet Davutoğlu hoca?
Sen ne müthiş hocaymışsın meğer, kıymetini bilememişiz!
Yazık!

*****

Dostlarımızdan savrulanlar öylesine savrulmuş ki, bulundukları yerin FETÖ projesi olduğunu bilmiyorlar!

*****

Sayın Cumhurbaşkanım!

Gökçek ve Topbaş şimdi nerede? Başkaları gibi bir yere gitmediler.
Bunları ziyaret edin ve gönüllerini kazanın!

*****

Cumhurbaşkanımız Kadir Topbaş ve Melih Gökçek ile aynı fotograf karesine girmelidir!
Bu gönül görüntüsü mutlak gereklidir!

*****

Kırgın gönülleri kucaklamadan Türkiye İttifakı sağlanamaz!
Erdoğan ve Bahçeli kırgın gönülleri mutlaka kucaklamalıdır!

*****

Yunan Basını ‘Rum İmamoğlu Kostantinapol’ü kazandı’ yazıyor. İmamoğlu buna tek söz etmiyor. Birileri ‘İmamoğlu Türk’ diyor!

*****

"Kişi kimin kayığına binerse, onun türküsünü söyler" der, eskiler.
KK'nın kimin kayığına bindiğini merak mı ediyorsunuz?
Söylediği türküye kulak verin!

*****

Pensilvanya'daki Vatansız Sümüklünün nefes alışını bilen benim devletim, KK'nın kimin yatına bindiğini de, kiminle görüştüğünü de bilir.
Bildiğini kamuoyuyla paylaşır, paylaşmaz o ayrı mesele!

*****

Vefa!
Müminin Elest Bezminde verdiği söz üzere durmasının adıdır.
Mümin olarak kalışımız, bu söz üzere duruşumuza bağlıdır.
Bu söz üzere ne kadar durabiliyorsak, o kadar müminizdir.
Bu söz üzerinde duramadığımız kadar, imandan uzaklaşırız.
Bu bakımdan vefamızı muhkem tutmaya, vefamıza sımsıkı sarılmaya muhtacız.
Vefanın yükü ağır, taşıması zordur.
Vefayı taşıyabilmek, mutlaka omurgalı olmayı gerektirir.
Çoğu insan yükseklere tırmanabilmek; yüksek koltuklara daha kolay ulaşabilmek için kendini yeğnitmek ister ve ilk önce omurgasından vazgeçer.
Omurgasından vazgeçen kişi hem yeğnimiş hem de yusyuvarlak tostoparlak olabilme imkanını kazanır.
Böylece omurgasız kişi akıl almaz bir elastikiyete sahip olur.
Eğilir, büzülür, büzüşür...
Ve tam da bu sırada vefa omurgasız kişiyi yavaşça, hüzünle terk eder!
Dedik ya!
Vefa taşınmak için mutlaka omurgaya ihtiyaç duyar!
Ah omurgasızlar!
Vefanızı kaybetmekle nelerinizi kaybettiğinizi bir bilseniz; omurganızdan vazgeçer miydiniz hiç!

*****

24 Nisan'da böyle demişim!
*
Cumhurbaşkanı KK’dan sorumlu bir bakanlık oluşturmalıdır!
Bu bakanlık KK’yı yakın koruma altına almalı ve ayağına diken batmasını dahi önlemelidir.
Aksi halde, KK ve avanesi ülke gündemini sürekli meşgul edecek olayları oluştururlar ve üzerinde nice hayaller kurduğumuz seçimsiz dört yılımız boşu boşuna geçer gider!
*
Yazdığımın üzerinden iki hafta bile geçmeden, KK YSK hakimlerine sokak kabadayılarının bile yapmaktan imtina edecekleri hakaretleri edebiliyor.
Amaç, elbet gündemi meşgul etmek!
Ve bu ülkenin zamanını boşa harcatmak!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.