Faiz ekonominin tam kapasite ile kullanımının önüne geçmektedir. Bu yüzden sıklıkla ekonomik krizler yaşanmaktadır. Hali hazırda devletlerin çeşitli şekillerdeki müdahalesi bunu sınırlandırsa da genellikle birikmiş bir şekilde birkaç yılda yeni bir ekonomik kriz meydana gelmektedir. Bu krizler ekonomilerin küreselleşmesi ile birlikte de tüm dünyayı etkiler bir hal almaktadır.

Nitekim 2007 sonrası meydana gelen kriz hem faiz (mortgage) tabanlıdır, hem de küreseldir. Aradan geçen 10 yıla rağmen etkileri halen devam etmektedir. Bu da krizden doğan zararların sadece bir ülke tarafından değil, ekonomilerdeki geçişgenlikler nedeniyle bir ülkenin zararını diğer bir ülkenin karşılaması gibi sonuçlar doğurmaktadır. Bunun bedeli de krizle doğrudan ilgisi olmayan vergi mükellefleri tarafından ödenmektedir.

Faiz üretim sürecinde elde edilen gelirler faiz nedeniyle atıl (doğrudan üretimle ilgili olmayan) alanlara kaymaktadır. Bunu ekstrem uçta düşünecek olursak, herkesin bu alana yönelme eğiliminde olması üretim azalışına, dolayısıyla enflasyon gibi ekonomik istikrarsızlıklara yol açma potansiyeli taşımaktadır.

Herkesin bir vazifesi var, onu yapıp göçüp gidecek...

Bir nefes sonrası ne olacağı hakkında bilgimiz olmadığına göre bize düşen hakikatten yana olmaktır. Faizsiz sistemin insan unsuru olmadan başarılı olması güç gözüküyor.

Diğer önemli bir şart da siyasal destektir. 28 Şubat sürecinde batırılmaya çalışılan bu kurumlar şimdilik hiç değilse kösteklenmiyor. Ancak finansal kısmı aşacak, geleceğe dönük çalışmaları merkeze alan bir dönüşüm planlaması yapmak gerekiyor.

Bir de fıkıh yanında mevcut iktisadi düzenin çalışmadını bilen akademisyen... S. Zaim, Sakarya gibi bir-iki örnek önemli tabii...

Pratik işleyişten ziyade teorik çerçeveyi güçlendirecek kurumsal yapılanmaya ihtiyaç var. Hali hazırda kapitalist sistemin bir tamamlayıcısı olmaktan kurtulamadı bu kurumlar.

Sermaye olarak da önemli ölçüde gayri müslimlerin elinde. İlk kurum Lüksemburga kuruldu mesela... İngiltere fevkalade önem veriyor konuya...

O yüzden ümitsiz olmamak ama eldekinin farkında olarak ve ayağı yere basan planlama yapmak gerekir.