Bazı arkadaşlar, burada geçen; 10 kg peşin buğdayın 10 kg "veresiye" buğdayla satılması faiz olur, cümlesi doğru mu diye soruyorlar.

Evet doğrudur. Çünkü vadeli olan bir şey pahalıdır. Zira geç ödeme menfaati vardır. Aynı cins misli (standart) mallar eşit ve peşin satılır. Tam eşitlik böyle sağlanır. Ama ikisi de eşit miktarda olsa da birisi veresiye olduğunda, veresiye olan da mal+süre olduğu için eşitlik bozulmuş olur. Bundan dolayı faiz kapsamına girer. Burada aslında esas olan para ile olan mal satışına bir teşvik vardır.

Para cinsi dışında kalan (buğday gibi) misli mallardaki satışta, para ile alışverişe geçildiğinde daha çabuk değişim olur. Ancak takasta (trampada) bunu göremeyiz. Takas sistemi hantal/ağır işleyen bir sistemdir. Bu nedenle parayı kullanan toplumlar daha çabuk ilerler.

Ayrıca "para", mal satın almak için icat edilmiştir, para ile para satmak için icat edilmemiştir. İnsanların (kapitalist sistemde olduğu gibi) para satışına aşırı bir şekilde yönelmelerini önlemek için para, döviz, altın ve gümüş satışlarında farklı cinslerin satışı da olsa "peşinlik" şartı getirilmiştir ki insanlar para satışından para kazanma yerine, ticarete (mal satışına) yönelsinler.

Çünkü topluma faydalı olan ticarettir. Bu sebeple İslam, misli malların takasında bazı sınırlamalar getirmiştir ki insanlar para ile mal satma ( ticaret) sistemine geçsinler.

Para ile mal satımında bedellerden birisi veresiye olabilir. Mesela, para veresiye olabilir, ama mal peşin olmalı yada para peşin olduğunda ise mal veresiye olabilir, buna da Selem (sipariş) akdi denilir.

İslam bu şekilde ticaret ağırlıklı bir piyasa ekonomisi ortaya koymaktadır.