Otomotiv devi Ford, hızla değişen pazar dinamikleri ve tüketici talepleri doğrultusunda elektrikli araç (EV) yol haritasını kökten revize ediyor. Şirket, agresif tam elektrikli hedeflerinden daha dengeli bir modele geçiş yaparken; maliyet odaklı üretim, yeni batarya teknolojileri ve enerji depolama çözümleriyle geleceğini yeniden inşa ediyor.
2030 Hedeflerinde Revizyon: Odak Noktası Hibrit Modeller
Ford, daha önce açıkladığı tam elektrikli dönüşüm planlarını esneterek 2030 yılı için yeni bir projeksiyon sundu. Yeni stratejiye göre, şirketin toplam satışlarının %50'sini tam elektrikli, hibrit ve menzil artırıcılı (EREV) modeller oluşturacak. Bu değişim kapsamında bazı büyük ölçekli elektrikli araç projeleri rafa kaldırılırken, yatırım öncelikleri karlılığa kaydırıldı.
İptal Edilen Ortaklıklar ve Yeni Rota
Küresel tedarik zinciri ve maliyet yönetimi stratejisi doğrultusunda Ford, dev batarya yatırımlarından geri adım attı:
-
SK On ile planlanan 11,4 milyar dolarlık batarya yatırım ortaklığı sonlandırıldı.
-
LG ile kurulması beklenen 6,5 milyar dolarlık batarya fabrikası projesi iptal edildi.
Geleceğin Mimarisi: Universal EV Platform
Ford, uygun fiyatlı ve yüksek kârlılığa sahip elektrikli araçlar üretmek amacıyla "Universal EV Platform" adını verdiği yeni bir mimari geliştiriyor. Bu platform; tek parça şasi yapısı, yazılım merkezli araç deneyimi ve sıfırdan tasarlanan verimli bir üretim süreci vaat ediyor. Bu yeni nesil mimariye sahip ilk araçların 2027 yılında Louisville fabrikasında banttan inmesi planlanıyor.
LMR Batarya Teknolojisi: LFP’ye Yeni Rakip
Maliyetleri düşürmek isteyen Ford, sektörde yaygınlaşan LFP (Lityum Demir Fosfat) bataryalara rakip olacak LMR (Lityum Manganez Zengin) batarya teknolojisi üzerinde çalışıyor. Düşük maliyetli ve yüksek verimli bu bataryaların 2030 yılından önce seri üretime geçmesi hedefleniyor.
Otomotivden Veri Merkezlerine: Enerji Depolama Hamlesi
Ford, SK On’dan devraldığı Michigan ve Kentucky’deki tesislerini devasa birer enerji üssüne dönüştürüyor. 2 milyar dolarlık yatırımla bu fabrikalarda veri merkezleri için enerji depolama sistemleri (ESS) üretilecek. Yıllık 20 GWh kapasiteye ulaşması beklenen bu sistemlerin ilk teslimatlarının 2027 sonunda yapılması hedefleniyor.