Bazı kavramlar, ilk duyulduğunda masum görünür; ama biraz kazıyınca altından çok daha derin bir sömürü düzeni çıkar. “Kanaat önderi” ibaresi de bu kavramlardan biridir. Yüzyıllardır halkın iradesini yönlendirmek, tepkisini bastırmak, sesini kontrol altına almak için icat edilmiş yerli bir sömürge aracıdır.
Sömürge Mantığının Devamı
Fransız sömürgeciliği döneminde Afrika’da, Cezayir’de, Tunus’ta veya Senegal’de Fransa doğrudan her köye asker göndermezdi. Bunun yerine “yerli işbirlikçiler” yaratırdı: chef de village (köy başkanı), notable indigène (yerli ileri gelen) gibi unvanlar altında, halkın arasından seçilmiş, ama sömürgecinin menfaatine çalışan bir sınıf... Bu kişiler, halk ile sömürge idaresi arasındaki tampondu. Yani hem halktan görünürlerdi, hem de efendilerine sadıktılar.
Bugün “kanaat önderi” etiketiyle toplumun önüne çıkarılan birçok kişi, tam da bu tarihi rolün modern karşılığıdır. Halktan görünürler, halkın dilini konuşurlar, bazen dini, bazen etnik kimliği, bazen yerel nüfuzlarını kullanırlar. Ama sonuçta yaptıkları şey, halkın öfkesini, enerjisini ve birliğini bastırmak; onları yönetenlerin çizdiği çerçevenin dışına çıkmamalarını sağlamaktır.
Halkın İradesine Zincir
“Kanaat önderi” denilen kişi genellikle “devletle iyi geçinen”, “müesses nizamın sınırlarını aşmayan” ve “tepeden gelen kararları meşrulaştırma” görevi üstlenen biridir.
Bölge halkı kendi sorunlarını dillendirmeye kalktığında, bu kişiler devreye girer ve “sükûnet” çağrısı yapar. Direnişi bastırır, tepkileri yumuşatır, öfkeyi yönlendirir.
Sonuç: Halk kendi çıkarı için değil, birilerinin çıkarı için susturulmuş olur.
Yeni Sömürgeciliğin Yerli Aktörleri
Bugün sömürgeciliğin biçimi değişti. Tanklarla, toplarla gelen işgalin yerini medya, para, kimlik politikaları ve psikolojik yönetim aldı. Fakat yöntem aynı:
Halkın iradesini bastırmak için kendi içinden “önderler” üretmek.
Onlara “kanaat önderi”, “bölge temsilcisi”, “akil insan” gibi süslü unvanlar vermek.
Böylece halk, kendisini yönetenleri değil, kendinden olanları sorgulamaktan utanır hale gelir.
Gerçek Önderlik
Gerçek önderlik, iktidarın ya da zenginlerin hoşuna gidecek şekilde konuşmak değil; halkın hakkını savunmakla ölçülür. Gerçek kanaat önderi, kendi çıkarı için değil, toplumun vicdanı için konuşur. Ama sistem, bu sesi bastırmak için “resmî kanaat önderlerini” üretir — tıpkı sömürge valilerinin “yerli işbirlikçilerini” ürettiği gibi.
Sonuç
Bugün “kanaat önderi” ibaresi, bölgelerdeki halkın iradesini gasp etmenin, onları pasifleştirmenin ve yönetenlerin çıkarını korumanın modern bir aracına dönüşmüştür.
Bu yüzden bu kavram, tıpkı Fransız sömürgeciliğinde olduğu gibi, halkın değil egemenlerin çıkarına hizmet eder.
Gerçek kurtuluş, bu sahte önderlik ağlarını kırıp halkın kendi sesine yeniden sahip çıkmasıyla mümkündür.