Müftü'ler nikâh kıyabilir mi?

Lâtife Hanım'ın yeğeni Mehmed Sâdık Öke'nin gazeteci yazar Fâtih Bayhân'a anlatdığı 86 yıllık sırları..!

Lâtife Hanım'ın yeğeni Mehmed Sâdık Öke'nin gazeteci yazar Fâtih Bayhân'a anlatdığı 86 yıllık sırları..!
Atillâ İlhân’ın Lâtife Hanım’ın babası Muammer Bey için yazdığı
"Karantinalı Despina" isimli şiiri...!
Nîsbeten varlıklı olan Muammer Bey'in iyi eğitimli yabancı dil bilen kızı Lâtife Hanım'ın Atatürk'e olan dayanılmaz aşkı...!
Lâtife Hanım'ın dayısı Nâci Sadullâh'ın en yakın arkadaşı olan Nâzım Hikmet'in "Minicik Kadın" şiirinde bahsi geçenin esâsen Lâtife Hanım olduğu hususlarını zülf-ü yâre dokunmaksızın hızlıca geçiyorum.

Gerek Lord Kinross’un ve gerekse daha başka yazarların belirtdiği gibi, sevgisini ilk evvelâ Lâtife Hanım göstermişdi.
Atatürk, yaveri Salih Bozok Bey’e bu durumdan bahsederken;
“Devir değişdi Sâlih..! Artık kadınlar aşklarını önce söylüyor.”diyecekdi.
Atatürk"de Lâtif'e hanıma karşı boş olmadığından o gece İmâm nikâhı ile evlenmek üzere İzmir sokaklarında bir Müftü bulmayı bile teklîf etmişdi. Ancak; Lâtife hanım; 
"İslâm dinine göre reşîd olup istediği kişi ile evlenme hakkına hâiz olmasına rağmen,babasının ve âilesinin onayı olmadan bunu yapmayacağını ve gizli tutulacak bir İmâm nikâhını da kabûl edemeyeceğini"dile getirince,Paşa
ısrar ederek aşkını, beğenisini ve düşüncesinin ne kadar derin ve gerçek olduğunu göstermek için Lâtife Hanım’a bir buse vermek üzere eğildiyse de "olmaz" cevâbını almışdı. Bunun üzerine Gâzi Paşa;
"Sana inanıyorum Lâtif,”şeklindeki
romantik lâflar eşliğinde resmî evlenme teklifini yapdı.
Bir müdded sonrada,M.Kemâl'in nikâhını İzmir Müftüsü Rahmetullâh Efendi,Konak'da şâhidler huzûrunda İslâmî esâslara göre kıydı.(Basın)

Mustafa Kemâl Atatürkün eşi Latîfe Uşakizâde Hanımefendinin bizzât kaleme aldığı kitâbda, "29 Ocak 1923’teki nikâhlarının,dönemin İzmir Müftüsü Rahmetullâh Efendi tarâfından kıyıldığı" belirtilmektedir.
Ayrıca:Bu târihî bilgi,Rahmetullâh Efendinin İzmir/Konak'daki evinin girişindeki levhâda da yazılı..!
Bu kayıtlardan da anlaşılacağı üzere;
“Müftüler nikâh kıyamaz”şeklindeki 
iddiâarın büyük bir safsatadan ibâret olduğunu,Mustafa Kemâl Atatürk'ün Lâtîfe Hanım ile nikâhını Müftüye kıydırmak sûretiyle göstermişdi.

Nüfus Hizmetleri Kanûnu’nda yapılan değişiklikle “evlendirme yetkisi bulunan görevliler”arasına 
il ve ilçe Müftülerinin de eklenmesine karşı çıkan AD'nin başını çektiği ekâlliyeti susturacak bu gerçeklik;
Lâtife Uşakizâde’nin bizzât kaleme aldığı mektûbların derlendiği
“Açılan Sanduka- Lâtife Hanım’ın Kağıtları”adlı kitâbında açıkça yer almaktadır.
Fatih Bayhan’ın 2008’de Pegasus Yayınları ve 2017’de Timaş Yayınları tarâfından baskısı yapılan kitâbında vâki nikâhın, dönemin İzmir/Müftüsü Rahmetullâh Efendi tarâfından 29 Ocak 1923’de 
kıyıldığı yazılıdır.
Bu husûs kitâbın 105 ve 106. sayfalarında şöyle geçmektedir.
“..iki isimle birlikte köşke giden Âsım Paşa,İzmir Vâli'si ve Belediye Başkan vekili Abdülhalik Renda ile Kâzım Özalp Paşa’yı karşısında gördü.Birlikde sohbet edilirken,
Müftü Rahmetullâh Efendi de salona girdi.Gâzi Paşa,Müftüyü ayağa kalkarak karşıladı ve şöyle dedi:
"Eğer genç olsaydım,bu töreni başka türlü yapmak isterdim.Lâtife Hanım’ı bir ata binip koşturur, kaçırtır alırdım ama şimdi bunu yapacak kadar genç olmadığımı anlıyorum."
Daha sonra Fevzi Paşa’ya dönerek;
"Paşam, siz benim, Abdülhalik Bey de Lâtife Hanım’ın şâhidliğini kabûl buyurun da.. nikâhımızı kıyıverin."
Müftü Bey'de bu konuşmalardan sonra Atatürk ile Lâtife Hanım’ın nikâhlarını kıydı.
Bu durum Anıtlar Kurulu tarâfından korunan evin girişine İzmir/Konak Belediyesi tarâfından asılan levhâda ise;
“Mustafa Kemâl ile Lâtife Hanım’ın 29 Ocak 1923 târihinde nikâhını kıyan Müftü Rahmetullâh Efendi burada yaşamışdı”şeklindedir.
Bahsi geçen Müftü Rahmetullâh Beyefendinin,İzmir’de"milli mücâdeleye rûh veren bir isim" olduğu târihî bir gerçekdir 
Rûhu şâd olsun.
Her platformda Atatürk'ün kızı olduğunu iddiâ ederek"mangalda kül bırakmayanlar"a gelince;
Atatürk'ün bizzât kendisinin Müftüye nikâhını kıydırdığından bile hâbersizler ..!
Meseleyi sağa-sola çekerek "bir koyundan iki post çıkarmaya çalışanlar",mâteessüf bunu siyâsete âlet ederek toplumu germeye yeltenenlerin de olduğunu biliyoruz.
Her nedense bunu Atatürk'ün arkasına saklanarak,kraldan fazla kralcı davranarak yapan sözde sağ siyâsetçileri de..! Demek ki n'eymiş..!
Müftüler nikah kıyabilirmiş...!

Konuya ilişkin kanûn en kısa zamanda merîyete girmek sûretiyle sosyal hayâtdaki değişim ve dõnüşüm,bir anlamda çağdaş demokrasi yolundaki bu lâzime sessiz sedâsız yerine getirilmiş olacakdır. 
Bunun için sıra, Müftülüklerde fizikî olarak standarda uygun, özel,güzel,
sâde fâkat iyi dekore edilmiş nikâh odalarının tanzîmine gelmişdir.

Yorum Haber: Yusuf Zabun

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Haberleri