Vallahi tam adamına, tam anlayacağı dilden bir cevap vermiş. ‘Kralın’ çırılçıplak olduğunu köre sağıra ilan edivermiş. Onun eteklerini toplamaya çalışanlara da şamar gibi bir cevaptır bu. Hırsıza hırsız denir. Siz istediğiniz kadar allayıp pullayın onu. Akıl mantık dışı söylemlerle ‘hırsız değil’ dedirtmeye çalışın millete. Hırsız işte, hırsızın eli sıkılmaz. Helal olsun Enver Aysever.
Bu ‘kral çıplak’ sözü pek yaygındır da hikâyesi fazla bilinmez. Özetlemeye çalışayım. Terzinin biri kralı dolandırmayı kafasına koyar. Çıkar karşısına ‘majesteleri size öyle bir elbise dikeceğim ki dillere destan olacak’ der, ağzından girer burnundan çıkar kandırır. Kral da ne isterse hizmetine verir. Birkaç gün sonra da atölyesine uğrar. Bakar ki dokuma tezgahının başında harıl harıl çalışıyor. Mekikler gidip geliyor ama tezgâh boş.
‘Ne yapıyorsun’ diye sorar.
Kumaşı dokuyorum majesteleri.
Ama ben ne iplik görüyorum ne de kumaş parçası.
Aman efendim sakın kimseye böyle söylemeyin, bu iplikler çok özel. Ancak zeki insanlar onları ve onlardan dikilen elbiseyi görebilir. Aptallar göremez.
Ha! Der Kral, haklısın galiba, bak daha dikkatli bakınca seçiyorum.
Tabi Kral bunu ‘aman efendim adam iş yapar gibi görünüyor ama boş gezenin boş kalfası’ diye şikâyet eden herkese söyler. Öylece yayılır. Terzinin ne yaman ne harika bir elbise diktiği dillere düşer. Nihayet o gün gelir, terzi güya kralı giydirir ama aslında don gömlektir. Fakat bütün dalkavuklar kralın etrafında elbiseyi öve öve bitiremiyorlardır. Çok gururlanan Kral terziye bir servet bağışlar. Sonra da elbiseyi teşhir için halkın karşısına çıkar.
Görenler ne kadar tantanalı iltifat cümlesi varsa krala yağdırmaktadır. Bir yağcılık yarışı başlamıştır. Kral da hindi gibi kabararak kalabalığın arasından tahtırevanı ile yürümektedir. Tam o anda bu dalkavuk kalabalığının içinden bir Cinali çıkar ve annesinin eteğini çekiştirerek ‘anne kral çıplak’ diye bağırır. O anda birden herkes suspus olur, şoka girer.
Ben bizim hikayemizde kral rolünü kurumsal olarak CHP’ye, Cinali rolünü de Aysever’e veriyorum. Üçkağıtçı terzi ile şakşakçı kalabalığı da sizlere bırakıyorum.