ÖLMEYEN TEK MESLEK
Yalakalığın Gölgesinde Çürüyen Gerçekler
Toplumun en büyük düşmanı açık düşmanlar değil, sinsice ortalıkta dolaşan dalkavuklardır. Eleştirmek yerine sürekli alkış tutan, yanlışları görmezden gelen, hataları öven bu yalaka takımının tek derdi menfaatleridir. Çünkü bu kişiler kemik misali çalışırlar. Onların gözünde hakikat, vicdan ya da doğruluk yoktur; tek yönlü bir pusulaları vardır: Güç kimdeyse ona koşmak!
Yönetici hata mı yaptı? Bunlara göre “vizyonerliktir.” Yanlış karar mı aldı? Onların gözünde “büyük bir stratejidir.” İyi bir şey yapıldığında ise ortalığı öyle bir alkış tufanına çevirirler ki, sanki tarihin en büyük buluşu gerçekleşmiş gibi davranırlar. Aslında yaptıkları şey basittir: Yağcılık, çıkarcılık ve ihaneti süslü sözlerle gizlemek.
Ama unuttukları bir şey var: Gerçekleri saklamak, yanlışı övmek, hata yapanı kahraman göstermek; en az hata yapmak kadar büyük bir suçtur. Çünkü pohpohlanan her yönetici, zamanla hakikatten kopar, kendisini kusursuz zanneder. Bu da sadece onu değil, bütün toplumu bataklığa sürükler.
Bu yüzden asıl tehlike dışarıda değil, içeridedir. Sürekli “efendim, harikasınız” diyenlerin ellerindeki alkış, aslında toplumun sırtına saplanmış bir hançerdir.
Unutmayalım: Hakikati söylemeyen her dil, yalanı büyütür. Susarak veya alkışlayarak dalkavukluk yapanlar, geleceğe işlenmiş en ağır günahın sahipleridir.
22.08.2025 Özkan ORUN