Davut KARAAĞAÇ

Davut KARAAĞAÇ

Danimarka'nın Issız Adası'ndan Gelen Ses: Propagandaya Rağmen İslam'ı Bulan Üç Üniversiteli

Önyargıların Gölgesinde Doğruyu Ararken

Danimarka, küresel olarak İskandinav refah devleti ve modern yaşam standartlarıyla tanınır. Ancak ülkenin bir köşesinde, adeta hikayelere konu olacak, sıra dışı bir olay yaşandı. Bu olay, inanç yolculuğunun coğrafi sınırlara, sosyal çevreye ve hatta güçlü medyanın bombardımanına ne kadar dirençli olabileceğinin çarpıcı bir kanıtıdır.

danimarkanin-issiz-adasindan-gelen-ses-propagandaya-ragmen-islami-bulan-uc-universiteli.png

Hikayemizin kahramanları, hayatlarında tek bir Müslümanla bile karşılaşmamış olan üç üniversite öğrencisi: Julia, kız kardeşi ve yakın arkadaşları. Yaşadıkları küçük ada yerleşiminde İslami yaşantıya dair bir iz yokken, bu üç genç kadının aynı anda Müslüman olma kararı alması, herkesi şaşırttı. Peki bu imkansız görünen buluşma nasıl gerçekleşti?

Medyanın Karanlığından Kılavuza: Araştırma Kararı

Bu çarpıcı hidayet öyküsünün anahtarı, ironik bir şekilde, İslam karşıtı propagandada gizli.

Julia (20) bu süreci şöyle anlatıyor: "Medya aracılığıyla duyduğumuz İslam karşıtı ve karalayıcı haberler, bizi tam tersi bir tepkiye itti. Eğer bir şey bu kadar nefretle karalanıyorsa, altında yatan gerçeği araştırmalıyız diye düşündük."

Bu üç üniversiteli, ne bir alimden ders aldılar ne de sıradan bir Müslümanla yüz yüze geldiler. Onların tek kılavuzu internetti. Julia, kız kardeşi ve arkadaşı, tamamen önyargısız bir zihinle, İslamiyet'i kendi kaynaklarından, Kur'an ve Sünnet ışığında incelemeye başladılar.

"Şimdiye kadar ne bir alim ne de sıradan bir Müslümanla karşılaştık. Tüm bilgileri internetten aldık."

Şehadet Günü: Kelimelerle Anlatılamayan Huzur

Araştırmaları derinleştikçe, İslam'ın sunduğu değerler, mantıksal tutarlılık ve ruhsal sükunet, gençleri derinden etkiledi. Nihayetinde, bu üç yakın arkadaş aynı anda Kelime-i Şehadet getirerek İslam'ı kabul ettiler.

Julia, o anı hayatının en anlamlı günü olarak tanımlıyor:

"Kız kardeşim, arkadaşım ve ben birlikte İman kelimesini söyledik. Bu, hayatımın en mutlu günüydü. Mutluluğumuzu kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Şehadet getirmek bize kelimelerle anlatılamayacak bir iç huzur ve ruhsal sükunet verdi."

Okul Müdürünün Şaşkınlığı ve Cevap: "Kim Sizi Saptırdı?"

Ertesi gün, Julia ve arkadaşları okula başörtüsüyle geldiklerinde, olay ada gündemine bomba gibi düştü. Okul müdürü, onları derhal yanına çağırdı. Müdürün ilk sorusu, bölgedeki tek bir Müslüman dahi yokken herkesin merak ettiği soruydu:

"Kim sizi saptırdı? Bugüne kadar tek bir Müslümanla bile karşılaşmadım. Peki nasıl İslam'a geçtiniz?"

Julia'nın cevabı, köşe yazımızın ana mesajını taşıyordu:

"Eğer siz de önyargısız araştırırsanız, bu dinin doğruluğunu ve değerini anlayacaksınız."

Bu dürüst ve meydan okuyucu cevap karşısında müdür sessiz kaldı.

Kur'an-ı Kerim: En Büyük Psikolojik Sığınak

Julia'nın hidayet sonrası yolculuğu da bir o kadar ilham verici. İslam'ı kabul ettikten sonra Kur'an-ı Kerim'i okumaya başlayan Julia, bu kutsal kitabın kendisine nasıl bir rehber olduğunu anlatıyor:

"Böylece kafamda daha önce olan tüm sorulara cevap buldum... Her psikolojik kriz yaşadığımda, Kur'an’a yöneliyorum. Tüm soruların cevabını buluyorum ve garip bir mutluluk hissediyorum."

Tek Bir Hedef - Allah'ın Rızası

Julia'nın geleceğe dair tek bir hedefi var: "Şimdi tek hedefim Allah’ın rızasını kazanmaktır – insanlar memnun olsun ya da kızgın olsun, ben Rabbimi hoşnut edecek her şeyi yapmak zorundayım. Tek güvenim Yaratıcıma."

Bu hikaye, hakikatin peşinde koşan samimi bir kalbin hiçbir engelle durdurulamayacağını gösteriyor. Danimarka'nın küçük bir adasında, tek bir Müslüman'ın rehberliği olmadan filizlenen bu iman, modern dünyanın gürültüsünde kaybolanlara güçlü bir hatırlatmadır: Doğruyu arayan, onu mutlaka bulur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.