DEDEMDEN ANILAR

Anamın babası, Kadıncık köyünde yaşardı. Teyzem, Akkese Köyüne gelin gitmişti. Dedemi, Kadıncık Köyünden alıp Akkeseye at ile götürmek de bana düşüyordu.

Yol yaklaşık 20 Km. ve patika. 5-6 saat sürüyor. Dedem çok hassas adamdı, yorulduğumu gördükçe beni meşgul etmek için anılarını anlatıyordu.

Dedem ''Oğlum, Orduya gidersen Geçi Köylüye'' dikkat et derdi.

Şimdiki Kiraz Limanı Mahallesinin adı Geçi Köy idi. Yama bir yerdir. Ayağınız kaysa, 80 metre yuvarlanmanız işten bile değil. Karadeniz kıyısında. Geçi Köylü balık tutsa, kime satacak. Her gün de balık yenmiyor. Halkı çok fakir. Mecburen, şehirde yaşam alanı arıyor. Ticaret yapmak da bunlardan biri.

Dedem bir külek yağ ile Orduya gelmiş. Tahıl Pazarında satacak. Adamın biri gelip, satın almak istiyor. Tartmışlar, Külek dokuz kilo gelmiş. Alıcı ''kabım yok, eve gidip boşaltayım, darasını düşer paranı veririm'' der. Dedem razı gelir. Beklemeye başlar. Bir süre sonra, yağı satın alan, elinde boş külek geri gelir.

Küleği tartarlar. Külek 10 kilo gelmektedir. Dedem şaşırmıştır. Nasıl olurda, içinekiyle dokuz kilo gelen yağ küleği, boş olarak 10 kilo gelmektedir?

Alıcı da şaşırmıştır. Dedem, yağ parasını ister. Alıcı, darası daha çok diyerek karşı çıkar. Sonunda olaya esnafın biri müdahale eder. Yarı yarıya anlaşırlar. Ama, dedemin aklına bir türlü uymaz. Olayı çözmek ister.

Aracı olan, esnafın dükkanına gider. Doğrusunu öğrenmek için ısrar eder.

Esnaf ''Küleği tuz ile kaynatırsan, dara yükselir. Geçi Köylü tuzu fazla kaçırmış'' der.

Dokuz kilo yağ küleğinden, 10 kilo dara düşen siyasilerin bulunduğu ülkede yaşamak, insanı yoruyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.