İSRAİL'İ KİM DURDURACAK ? İSLAM DÜNYASI NİÇİN HAREKETE GEÇMİYOR ?

Kıymetli dostlarım, bu suâllerin cevabı kitap hacminde ; fakat hülâsâ ederek (özetleyerek) arzedeyim :

İsrail'i ve onları destekleyenleri, Cenâb-ı ALLAH(C.C.)'ın izni ve inâyeti ile, gene biz (yani İslâm Dünyası) durduracağız ve mâğlûp edeceğiz. Bu hususta zerre kadar tereddüt ve şüpheye yer yoktur, çünkü nihâi zaferi ve galibiyeti bizim kazanacağımızı emir buyuran, tekmil âlemlerin sahibi olan Cenâb-ı ALLAH(C.C.)'dır.

İsrailoğulları ve onları destekleyen Ehl-i sâlip (Haçlılar) ile bizim aramızda, dünya târihinde bir misli daha görülmemiş şiddette ve büyüklükte ve elbette çok kanlı bir harp olacak, iki taraf ta çok büyük zâyiâta uğrayacak ve nihâyetinde zafer müslümanların olacak inşallah.

Böyle bir harbin olacağını, düşmanlarımız da söylüyorlar ve onlar buna "Armageddon" diyorlar.

Bizler ise "melhâme-i kübrâ" diyoruz. Yani "kan'ın ırmaklar gibi aktığı en büyük harp"..

Bu büyük harbin cereyân edeceği coğrafyanın da, Suriye - Filistin - Ürdün - Lübnan ve İsrail'i kapsayacağı hususunda da herkes hemfikir. Bazıları, bu coğrafyaya TÜRKİYE, Suudi Arabistan, Mısır gibi ülkelerin de dâhil olduklarını söylüyorlar.. Ki, bendenizin kanaatim de bu istikamettedir.

Günbegün bu büyük hesaplaşmaya yaklaşıyoruz. Hem karşı taraf, hem de biz, bu büyük hesaplaşmadan zaferle çıkmak için, çok büyük bir yarış halindeyiz. Bugün yaşamakta olduğumuz bütün ekonomik, ticârî, siyâsî problemlerin ve çalkantıların ana sebebi, işte bu yarışta öne geçme çabalarıdır.

İsrail de, onları destekleyen ABD, AB, İngiltere de "durdurulamaz / mâğlûp edilemez güçler" değildirler ; kimse bu hususta ümitsizliğe kapılmasın.

Batı Dünyası son iki asırdan beri İslâm Dünyası üzerinde çok acımasız ve çok ahlâksız bir askerî ve psikolojik harp icrâ etti ve içimizden devşirdikleri "İşbirlikçi Maşalar" ile İslâm Dünyası'nın "Serdârı / Bayraktarı" mevkiindeki Osmanlı Devleti'ni yıktılar ve bu dünyanın "Reisi" hükmündeki Halifeliği ortadan kaldırdılar. Onların bu minvâldeki en büyük zaferleri ise, bize dikte ettikleri Lozan Muâhâdenâmesi'(andlaşması)dir. Evet, Lozan, onlar için hakikî bir zafer, bizim için de, dehşetli bir hezimet ve zillet'tir !

Bugün İİT (İslâm İşbirliğ Teşkilâtı) üyesi 50 civârında ülkenin yarıdan fazlası, eski Osmanlı toprakları üzerinde kurulmuştur ve idârecilerinin de neredeyse tamamı, işte bu "işbirlikçiler"dir.

Bugün itibâriyle TÜRKİYE, Batı'nın 200 senedir vurduğu prangaların çoğunu kırmış ve dizlerinin üzerine de doğrulmuştur. Bir taraftan, diger prangalarımızdan da kurtulma yoluna girerken, diger taraftan da İslâm Dünyasını "işbirlikçilerden kurtarma" gayreti gösteriyoruz. Bu gayretlerimizin güzel neticelerini de Kafkasya'da, Balkanlar'da, Orta Asya'da ve bilhassa Afrika'da çok bâriz bir şekilde görüyoruz, elhâmdülillâh.

Bugün bütün İslâm Dünyası'nda TÜRKİYE "lider ülke" olarak görülüyor ve bütün Ümmet, TÜRKİYE'nin bu şahlanışını, çok büyük sevinçle ve sürûrla ve dualarla karşılıyor. Keza, Cumhurbaşkanımız Recep Tâyyip Erdoğan'a da ne kadar büyük bir teveccüh ve sevgi olduğunu, ekranlarda büyük bir iftihârla görüyoruz.

Kıymetli dostlarım, kabul etmeliyiz ki, karşımızda maddî planda hakikaten çok büyük bir kuvvet var. Hem ekonomik, hem askerî (Dünyanın her tarafına yayılmış kara - hava - deniz üsleri) ve hem de ekipman - silah - mühimmat sadedinde bizden açık ara üstünler. Bundan çok daha mühim olan şey, bize karşı "ittifak halinde" hareket etmeleridir.

Binâenaleyh bizim de bugün en fazla ihtiyâcımız olan şey, "vifâk ve ittifak" oluşturmaktır. Devletimiz bu istikamette - içerde ve dışarda - çok büyük gayret gösteriyor ve yukarda da arzettiğim gibi, çok güzel mesâfe de alındı ve alınıyor. Cumhurbaşkanımız'ın ve Dışişleri Bakanlarımız'ın bilhassa son beş sene zarfında yaptıkları ülke ziyâretlerine baktığımız zaman, TÜRKİYE'nin "büyük oynadığını" rahatlıkla görebiliyoruz.

Üstelik biz bu hamleleri ve gayretleri, sadece İslâm Dünyası ile mahdut ta tutmuyoruz ; Orta ve Güney Amerika ülkelerinden, Uzak Asya ülkelerine ve Afrika'nın tamamına şâmil hareket ediyoruz.

Ekonomimiz artık "dışardan manipülasyonlarla" yıkılmayacak bir sağlamlığa erişti. Sanayimizde çarklar tam kapasite dönüyor. Çarkların döndüğünü şuradan biliyorum ki, Coronavirüs sâri hastalığından sonra, kamyonlarımız "full çekiyor", kasalar silme çakılı yükleniyor.

Hele hele Cenâb-ı ALLAH (C.C.) Savunma Sanayimizi kem nazarlardan muhafaz buyursun ; AK Parti İktidârından önce (2002) Savunma Sanayiinde sadece 56 Firma ve 65 Proje ve 5 Milyar Dolar proje portesi var iken, bugün 2500'e yakın firma, 900 civârında proje ve 90 Milyar Dolar proje portesine sahibiz.

Uçak, helikopter, tank, kamyon, gemi motorları yapabiliyoruz. Bütün kara - deniz - hava platformlarımızın tasarımlarını, yazılımlarını ve imâlâtlarını yapabiliyoruz.

Şimdi diğer İslam ülkeleri ile askerî, siyâsî, ticârî, enerji, ulaştırma, lojistik, ekonomik, kültürel işbirliklerimizi kuvvetlendiriyor ve tâhkim ediyoruz. Kendimizin ve onların savunma kudret ve kaabiliyetimizi artırıyoruz. Bu konuda yapmamız icap eden daha birçok şey var ve bunları ikmâl etmek için de, başımızdaki kıymetli insanlar ve bürokratlarımız ve mühendislerimiz ve teknisyenlerimiz ve işçilerimiz "leyl-ü nehâr" (gece ve gündüz) gayet fedâkârâne çalışıyorlar ; Cenâb-ı ALLAH (C.C.) hepsinden razı olsun ve muhafaza ve düşmanlarımıza karşı galip ve muzaffer eylesin, âmin.

Kıymetli dostlarım, İsrail'in bilhassa son 12 gün içinde irtikâp ettiği zulüm ve katliâmlar ve bunlara destek olanlar ve/veya "sessiz kalarak tâsdik ve tâsvip edenler", elbette bir yerlere kaydedildiler !..

Cenâb-ı ALLAH (C.C.) zâlimlerin cezâlarını sadece âhirette değil, dünyada da verecek.. Binâenaleyh bizler, bugün İslâm Dünyası'na zulmedenlerin, dünyadaki cezalarına da şâhit olacağız inşallah ; bundan kimsenin şüphesi olmasın.

İsrailoğulları ve onların şenâetlerini açıkça ve/veya gizlice (sessiz kalarak) tâsdik ve tâsvip edenler bilsinler ki, bu tavırları ile ancak ve ancak, kendilerine verilecek cezanın şiddetini ve dehşetini artırıyorlar !

Yaşamakta olduğumuz şey, bizim için çok büyük bir imtihândır ; bugün kim hangi safta duruyor ise o saftakilerle haşr'olunacaktır. Rabbim bizleri, rızası istikametinde sâbıt kılsın, mazlum kardeşlerimizin yardımcısı olsun, âmin.

İsrail durdurulacaktır !

ABD durdurulacaktır !

AB, İngiltere, Fransa, Almanya, Çin, Rusya...,

Bu "zulüm merkezlerinin" tamamı durdurulacaktır !

Bunlar "durdurulmakla" da kalınmayacak, bir daha dünya siyâset sahnesinde esâmileri de okunmayacaktır !

Rabbimden dileğim, bu mürüvvet günlerine beni de eriştirmesi ve "zafer çorbalarında bir tutam tuz'umun olmasını" nasip ve müyesser eylemesidir.

Selâm ve dua ile kıymetli dostlarım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.