Prof. Dr. Seyit Mehmet ŞEN

Prof. Dr. Seyit Mehmet ŞEN

Kısasa Kısas

Hammurabi yasalarından bildiğimiz…
Esas olarak insani ve İslami olan kısas…
Dünyanın düzeni…
Hayatın gerçekleri…
İnsanların ve özellikle zayıfların haklarının korunması bakımından en temel kaidedir.
Kısas nedir mi diyorsunuz:
Zarar verenin, zarar verdiği kadar cezayı hak etmesidir.
Bir başka ifadeyle:
Kısasta esas olan, cezanın suça göre olmasıdır.
Bu ilahi öğretinin çerçevesinde
Zarara uğrayan, bu zararı ya kısas yoluyla alır, ya da belli karşılıklar dâhilinde affeder.
Bugün bütün demokratik ülkelerde esas olan da budur yani cezanın suça göre belirlenmesidir.
Bunun içindir ki:
Yasa koyucular, bir suça ya da bir zarara verilecek cezayı belirlerken, suç/ zarar = ceza dengesini bulmaya çalışırlar.
Bu denge ne kadar ince ayar bulunmuş ve belirlenmişse, o ülkede adalet o ölçüde var demektir.
Fakat geçmişten günümüze, peygamberlerin izlerini bırakmış ve kendi hevalarına tabi olmuş ya da kendi hevalarını ilah edinmiş toplumlar ya suç ve ceza arasındaki bu dengeyi istenildiği ölçüde kuramamışlar ya da suç ve ceza arasındaki bu dengeyi kurmuş olsalar bile, bunu güçlü olanlara uygulamamışlardır.
Nitekim Ziya Paşa (1825-1880) bunu yaklaşık 150 yıl önce şu şekilde dile getirmiştir:
“Milyonla çalan mesned-i izzette ser-efraz
Birkaç kuruşu mürtekibin cây-ı kürektir.”

Oysa kısas adaletin ta kendisidir.
Nitekim bu ilahi gerçek şu şekilde dile getirilmiştir:
“Ey akıl sahipleri! 
Kısasta sizin için hayat vardır.
Umulur ki suç işlemekten sakınırsınız.
” (Bakara/179)
Evet, kısasın ana gerekçesi, suç işleyen suçu ölçüsünde zarar göreceğini bildiği için, altından kalkamayacağı suçları asla işlemez.
Örneğin, kimseyi öldürmez…
Karısını on sekiz yerinden bıçaklamaz…
Suriyeli kadını dağa kaldırıp kirletmez ve sonra çocuğuyla beraber öldürmez.
Bütün bunlar bilinmesine ve dünyanın en gelişmiş ülkesi kabul edilen domuzsever sığır çobanlarının ülkesinde bile öldüren öldürülmesine rağmen…
Bizim ülkemizde nedense kısasa kısas uygulanmaz, öldüren öldürülmez.
Çünkü bizim ülkemizdeki bazılarına göre:
Öldürmek demokratik bir hak olarak insanidir…
Fakat öldüreni öldürmek insan haklarına aykırıdır.
Meydanlarda söz verildiği halde bizi yönetenler neden verdikleri sözleri tutamıyorlar?
Çünkü domuz çobanı haçlılar, idamı getirirseniz sizi içimize almayız diyorlar.
Ya hu!
Sizin içiniz zaten pislik!
Bu necip milletin sizin içinizde ne işi var?
Tıpkı Kur’an’ın dediği gibi:
"Ne Yahudiler, ne Hristiyanlar sen onların dinine uyuncaya kadar asla senden hoşnut olmazlar..." (Bakara/120)
Yani seni içlerine almazlar…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
1 Yorum