Muhammed Esed’in ölümün üzerinden 28 yıl geçti.

91 yaşında Hakk'ın rahmetine kavuşan islam dünyasının önemli düşünürlerinden Muhammed Esed’in ölümün üzerinden 28 yıl geçti.

İslam dünyasının içinde bulunduğu durumla ilgili önemli tespitleri bulunan Muhammed Esed’in aşağıdaki tespitlerine katılmamak mümkün değil.;

“Günümüzde; etik, politik, sosyal ve ekonomik olarak dünya çapında müthiş bir dönüşümün ve karışıklığın damgasını vurduğu olağanüstü zamanlar yaşamaktayız; I. ve II. Dünya Savaşları'nın ve sonrasında, geçmişi yüzyıllara dayanan eski sosyal ve ekonomik yapıların yıkılmasının sebep olduğu bir karışıklık.. Bütün dünya bir hengâme içinde ve biz Müslümanlar istesek bile şimdiye kadar yaşadığımız gibi, geçmişte geçerli kabul ettiğimiz hayat tarzının ilelebet geçerli olacağı yanılsamasıyla kayıtsız bir güvenlik duygusu içinde yaşamaya devam edemeyiz. Çünkü bu kayıtsızlık, bu güvenlik kanaati veya yanılsaması, birkaç yüzyıldır başımıza gelen şeylerle darmadağın olmuştur.

Böylesi zamanlarda, kültürel envanterimizi çıkarmaya başlamalıyız. "Biz Müslümanız ve kendi ideolojimize sahibiz” demek yeterli değildir. Aynı zamanda ideolojimizin değişen zamanın baskılarına karşı duracak kadar diri ve kuvvetli olduğunu isbat etmemizin ve Müslüman olduğumuz gerçeğinin hayat tarzımızı ne şekilde etkileyeceğine karar vermemizin zorunlu olduğu bir konumdayız. Diğer bir ifadeyle, toplumumuzun biçimlenmesi için İslâm'ın kesin talimatlar sunup sunmadığını ve telkininin bizim bu talimatları pratiğe aktarmamızı sağlayacak kadar güçlü olup olmadığını anlamalıyız.”(S.27)

“Günümüzde, dünyada yüz milyonlarca Müslüman bulunmaktadır, ancak bütün bu Müslümanlar arasında gerçekten Islâm' ın öğretilerine göre yaşayan tek bir toplum, günümüzde insanlığı bu kadar endişelendiren sosyal ve ekonomik problemleri İslamın nasıl çözeceğini dünyaya örnek olarak gösterebilecek olan tek bir toplum, bilim, sanat veya endüstri alanlarında veya kültürel ve politik olarak Batılı bir toplumdan daha iyi herhangi bir şey üretebilen tek bir toplum dahi yoktur. Geçmişimizin ihtişamı hakkındaki bütün hamasî konuşmalar, İslâm'ın temsil ettiği şey hakkındaki iddialarımız, bizim mevcut sefaletimiz gerçeğini değiştiremez.

Bunlar; gerçekler, bazı gerçeklerdir ve asla inkâr edilemezler. “(31)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.