İbrahim Halil ER

İbrahim Halil ER

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Ben şunu gördüm. Bizim toplum hala bedevilik aşamasından medenilik aşamasına geçmemiş (ibni haldun) 
Biz şu anda nimeti ve gücü eline geçirmeye çalışan küçük topluluklarız. Gücü eline geçiren tüm nimeti eline almak ve paylaşmak istemiyor. Bu nedenle diğer talipli olanları dövüyor. Sonra devran değişiyor, diğer grup gücü eline alıyor ve o da eleştirdiği davranışları yapıyor. 
Biz bir süre böyle birbirimizi kırıp dökeceğiz. Bir gün gelecek oturup düşüneceğiz ve diyeceğiz ki dayak yiyen de biziz, dayak atan da... o halde niye bu çark böyle... Çarkı bozalım ve oturup rantı paylaşalım, birbirimizle geçinmeyi öğrenelim ve bir arada yaşamaya çalışalım diyeceğiz. 
Biz bunu bugün düşünmesek bile süreç bizi bir süre sonra buna zorlayacaktır. Biz kemale erdiğimizde medeniyet kurucusu olabilir, kendi medeniyetimizi yeniden inşa edebiliriz. 
Yani farklılıklarmızla yaşamayı ve bu farklılıkları zenginliğe dönüştürmeyi becerebildiğimizde yeni bir medeniyet hamlesine ulaşacak olgunluğu elde etmiş oluruz.

*****

Geleceğinizin arkanızda kaldığını hissettiğiniz oldu mu?
Eğer böyle hissederseniz paniklenmeyin.
Siz yanlış yoldasınız.
Sadece dönün
O zaman geleceğiniz önünüze geçer...

*****

KALBİN DUYU ORGANLARI
Dünyayı biz duyu organlarımızla algılarız. Duyu organlarımız bir anlamda beynimizin yardımcılarıdırlar. Ben duyu organlarını iki kategoriye ayırıyorum: 
a) Beynimizin yardımcıları olan duyu organlarımız
1-görme
2-işitme
3-koklama
4-dokunma
5-tatma

b) Kalbimizin duyu organları
Kalbinde duyu organları olur mu? dediğinizi duyar gibi oluyorum. Neden olmasın!
Birisini sevdiğimizde kalbimiz kıpır kıpır olmaz mı? Korktuğumuzda kalbimiz çarpmaz mı? Kalbimizin de duyu organları var....
Bunlar;
1. sevme/aşk, zıddı nefret, kin
2.vefa/fedakarlık, zıddı bencillik
3.ma'rifet
4. Bilinç
5.Takva
6. Huşu
7.Muhabbet 
8.Yakin
9.Kanaat
10.Rıza
11.Havf ve Reca
12.Hevatır
13. Rü'yet/rüya
14. Şehvet-endişe, ihtiyaç, hırs, haset, öfke, kibir, riya, şüphe
15. sadakat, tevazu
16. sıdk, ihlas, sabır, iman

Kalp, bütün bunlar için akli duyulardan da yardım alır. Gözün görüp gönlün sevmesi bunlardandır. 
Görüldüğü gibi tek duyu organımız 5 duyu değildir. 
Kalbin duyu organlarına his de denir.
Kalbin duyu organları zikrullah'la güçlenir, kontrol altına alınır.

*****

Misafirsiz Evler
Günümüz modern hayatın esiri olmuş müslümanlar malesef evlerine misafir kabul etmiyorlar. Halbuki misafirsiz evde bereket gitmiştir. Evlirimize misafir alalım, yemek yedirelim ki evlerimiz bereketlensin. Misafir kendi rızkıyla gelir.
Samimi müslaman kardeşlerimiz bile artık misafirlerini eve götürmek yerine lokantaya götürüyorlar. Evlerimizi açalım. Eşlerimize ve çocuklarımıza misafirin önemini anlatalım. Evlerimiz bereketlensin, şenlensin. Allah misafir kabul eden eve bolluk verir, rızık verir.... Rızık da paylaşıldıkça çoğalır. Lokantada yedirdiğimiz yemek evde yedirdiğimiz yemeğin yerini tutmaz... Önce evlerden başlayalım...

*****

Tekfir Hastalığı 
Tekfir hastalığı haricilerden bize bulaşan bir hastalık. Biz Müslümanlar için hüsnü zan besleyeceğiz. Kimseyi tekfir etmeyeceğiz. Kişi ben Müslüman değilim demediği müddetçe biz hep iyi niyet besleyeceğiz.
Çok sıkıntılı bir durum olmuşsa samimiyetimiz varsa tebliğ edeceğiz ama inatlaşmayacağız. Dua edeceğiz. 
Sonuçta insanların kalbini yarıp içine bakma gibi bir durum olmayacağına göre kişinin beyanını asıl kabul edeceğiz. 
Tekfir hastalıktır. 
Bu dinin sahibi Allah'tır kimsenin elinde afaroz yetkisi yoktur. 
Kimse kendisini papaz yerine koyup da önüne geleni dinden çıkarmasın. Allah'a çok şükür ki hesabı sadece ona veriyoruz. Kimsenin onun adına konuşma yetkisi yok. Alimlerimiz bizim yol göstericierimizdirler. Yoldan çıkarıcılarımız, yoldan kovucularımız değildirler. 
Hayra vesile olan o hayrı işlemiş gibi olur. Birleştirici olacağız.

*****

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.