ÖZLEM ZENGİN MESELESİ

(AYNI ZAMANDA HÜSEYİN PAMUK BEYEFENDİ'YE CEVÂBIMDIR)

Bir önceki paylaşımıma Hüseyin Pamuk beyefendi, sonu "Yazıklar olsun !" şeklinde biten bir yorum yazmış.

Aslında aynı mübârek ve mukaddes davanın sâdık ve samimi neferleriyiz ; hayret ettim...

..........

Bu üslubu size hiç yakıştıramadım Hüseyin bey !

"Yazıklar olsun !" ne demek yahu ?!

Ben bu ibâreyi, - yaptıklarını yanlış bulmama râğmen - Özlem Zengin hanımefendiye karşı bile kullanmadım.

Özlem Zengin hanımefendi de neticede bizim gibi bir insandır, hata yapabilir..

6284 sayılı kanuna verdiği destek te bir hatadır, yeğeninin reklamını yapması da !

Nitekim bu son yaptığı hata, AK Parti câmiâsının bile vicdânını yaralamış ve tepkiye de sebep olmuştur !

O toplantıda, Reisimiz'e emr-i vaki yapmıştır !

Niyeti hâlis ve mâsum olabilir, ona bir diyeceğim yok ; fakat, yaptığı hareketin neticeleri de ortada !

Karşı cenâhın eline müthiş bir koz verdi !

Siz bunu göremiyor musunuz ?!

Bizim yaptığımız şey, onun "kuyuya attığı taşı" çıkarmaya çalışmaktır !

Maksadımız, bir daha kimsenin, kuyulara taş atmaması ve bir taşı atarken, onun "kuyuya düşebileceğini" önceden hesaplamasıdır.

Aksi halde, ağızdan çıkan sözün mahkumu olunur ve mensup olduğu câmiâyı da mahkum eder.

Hiç kimse "lâyüsel" (sorgulanamaz / hatasız / kusursuz) değildir.

Hata yapanların bu hatalarını söylemez ve ikaz etmez isek, ona ve davamıza en büyük kötülüğü biz yapmış ve hatalarına devam etmesine yol açmış oluruz.

Bendeniz de elbette hata ve kusur ile mâlulum. Fakat birisi bana "şurada yanlış yaptın" dediği zaman, çok memnun oluyor ve teşekkür ediyorum.

"Özlem hanım AK Parti'yi terketsin" demiyorum.

Fakat, çok fazla çam devirdi, davaya zarar vermeye başladı, câmiada tepkilere sebep oldu ve oluyor, maalesef..

Bu sebeple, hiç olmazsa kibir ve enâniyeti bıraksın, hatalarını ikrâr ile milletten özür dilesin.

Hele hele şu 6284 sayılı kanunun müdâfiliğini de kat'iyyen bıraksın !

O menhus "İstanbul Sözleşmesi" feshedildi amma, büyük ölçüde 6284 sayılı kanun ile el'ân mer'i !

Bu kanun sebebiyle AK Parti "kan kaybediyor" ! Zira çok fazla mağduriyete sebep oldu ve oluyor !

AK Parti'nin her icraatına, gözleri kapalı "hayır / istemezük !" diye karşı çıkan ve "iptâl" yolları arayan CHP ve o zihniyetteki diger partiler, acaba 6284 sayılı kanuna niçin canhırâş ve cansiperâne bir şekilde sahip çıkıyorlar ?!

Kanaatimce Reisimiz 2012 senesinde bu kanunla alâkalı olarak "aldatıldı", kanun metnini hazırlayanlara itimâdından dolayı, tam olarak inceleyip mütâlâa etmedi veya buna vakit bulamadı...

Böylece, kendi ayağımıza kurşun sıkmış olduk, maalesef...

Şimdi de, muhtemelen yeni fitnelere ve kaosa sebep olmamak için, iptâl yoluna gidemiyor...

Vücuda giren ve hassas bir bölgede kalan kurşun gibi ; ameliyât ile alınmaya çalışılsa, belki hastaya daha büyük zarar verecek...

Fakat 6284 kurşunu, rahat durmuyor ki !

Yara gittikçe büyüyor ve kan kaybı da devam ediyor, maalesef...

............

Merhum büyük mücâhid târihçimiz / baş tâcımız Kadir Mısıroğlu ile Prof. Ahmet Şimşirgil arasındaki ihtilâfa gelince :

Selahattin Eyyubi'nin evliliğine dâir bu tartışmada, Prof. Ahmet Şimşirgil, bu evliliğin sebepleri ve gerekçeleri hakkında, gayet iknâ edici deliller ortaya koyuyor.

Mamaafih her ikisi de "büyük âlimler"dir ve ikisi de gözbebeğimiz ve baş tâcımızdır.

Zira, "esas"a dâir bir ihtilâfları yoktur ; ikisi de aynı mübârek ve mukaddes davanın "ileri gelen" mücâhidlerindendir.

Birini yüceltirken, diğerini zemm'etmek, bize yakışmaz, haddimiz de değildir.

...........

Selâm ve dua ile kıymetli dostlarım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.