Geçen gün bir söyleşi için çağrıldığım Konya'nın köklü irfan yuvalarından biri olan Fatih Erkek Kur'an Kursu'nda idim.

190 Yatılı ögrenciyi barındıran Kurs, modern binası ve nitelikli kadrosuyla büyük bir ihtiyacı karşılıyor.

Kurslar kapanmasın diye kapı kapı dolaşıp köylerden ve sokaklardan öğrenci topladığımız yıllar gözümün önüne geldi. Ne günlerdi ya Rabbi! Şimdi ise, çocuğunu hafız yapmak için eliyle Kursa getiren babaların olduğu günlere geldik çok şükür.

"Hafız olup da ne olacak?" deyip dudak bükenlere aldırmayın! Kur'an'ın sahibi olan Allah, onları yalnız bırakmayacaktır. İlahi Kelam, kendini hıfzedenleri hıfzeder.

Bir tarafta Milli Eğitim'in okullarında okuyan, diğer yanda Diyanetin resmi Kursunda hafızlığa çalışan bu gençlerimize sosyal medyayı nasıl kullanmaları gerektiğini anlattık.

Ezberledikleri Yüce Kur'an ve onun öğretileri olan İslam Dini, bilimi ve teknolojiyi teşvik eder. Olumlu yönde değişime, ilerleme ve gelişmeye açıktır. Yeter ki faydalı olsun.

Bakınız, bu paylaşımı bile sosyal medya aracılığı ile yapıyoruz, ne güzel hizmet! Basın yayın araçları da böyledir, bilgisayar, tablet ve telefonlar da...

Bunları çocuklardan mahrum bırakmak ve hele yasaklamak, akıl işi değildir. Bu, onları toplumun dışına itmek ve geleceklerini karartmak olur.

Yapılacak iş, önce zararlı programları filtre etmek, sonra onlara bu araçların faydalı ve zararlı yönlerini anlatarak nasıl kullanacaklarını öğretmektir.

Her geçen gün gelişen bilim ve teknolojiye ayak uyduramayan toplumlar, başkalarının oyuncağı olmaktan kurtulamaz!

Zamanın bilgileriyle donanmış, teknolojiyi bilen ve kullanan gençler hele bir de hafız iseler, Akif'in deyişiyle "Asrın idrakine İslam'ı söyletmiş" olacaklardır.