Mustafa Cemal TOMAR

Mustafa Cemal TOMAR

SERVET ve VE MAKAM ŞIMARIKLIĞI

SERVET VE MAKAM ŞIMARIKLIĞI

Bir Hadis-i şerif 'te Peygamberimiz sav; 'Gerçek zenginlik mal ile değil gönül zenginliği iledir' buyurmaktadır. Hal böyle olduğu halde servetin ve makamın verdiği şimarıkla yaşayan bir nesille karşı karşıyayız ne yazık ki, Hayatın geçici olduğunu, verilen her niğmetin gerçek sahipleri biz olmadığımızı, her niğmetin hesabı sorulacağını unuyuyoruz. Her gün minarelerden okunan selâlar bir gün de bizim için olunacağını düşünmüyoruz. Mal ve makam bizi ebedi kılacakmış gibi bir hayat yaşıyoruz. Sekreterlerimiz aracıyla her gün kârımızın hesabını yapıyoruz. Sürekli dünya malını yığmakla mutlu olmaya çalışıyoruz. Dünya malına hiç bir şekilde doymuyoruz. Halbuki mal ve serveti yığanlara Kur'an lânet okumaktadır. Bu ikaza da hiç dikkat etmiyoruz. Serveti çoğaltmaya ömrümüzü vakfediyoruz.

Bu servetin bizden sonra kimin eline geçeceğini de çok düşünmüyoruz. Adamın bir kızı var, oğlu yok. Cebelleşip duruyor. Bir yoksul için elini uzat desen, seni dövecek gibi oluyor. Yaşın altmışa dayanmış, yaşadığın kadar daha yaşayamayacağın belli. Malının ortağı hiç tanımadığın bir delikanlı olacak. Belki hayırlı belki de hayırsız biri olacak. Niye böyle birilerine çok yığınak yaparsın, bırak biraz da onlar kazansın desen, seni dinleme zahmetinde bile bulunmazlar. Mal ve servet kazanma aşkı bütün hücrelere kadar indiyse bir kimsenin, onun ağzını topraktan başka bir şey dolduramaz. Son nefesine kadar bu aşk devam eder, böylelerini çok gördük, görmeye de devam ediyoruz.

Böyleleri kapitalist oluyor, insandan önce mal gelir, para gelir. Barayı elde etmek için döndüremeyecekleri fırıldaklar kalmaz, çalamıyacskları kapı kalmaz. Böyle zihniyetler için insan ikinci plânda kalıyor. Günümüzde tam da o zamanı yaşıyoruz. Adamın sana menfaati varsa selâm verir yoksa yanından bile geçmez.

Demem o ki, zenginlik insanların tekebbürlüklerini ziyadeleştirmiş, tekebbür ise şeytanın sıfatıdır. İnsanlık elden gitmiş, millette huzur ve mutluluk kalmamış.

Zenginler mal yığmakla melgul, fakirler de zenginlerin köleliğini yaparken bir taraftan da geçinme derdine düşmüş, zengin kâr hesabı yaparken fakir de ay sonunu nasıl getiririm hesabını yapmaktadır. Zengin malını nasıl korurum hesabını yaparken fakir geçim sıkıntısından kurtulmanın çarelerini arıyor. Zengin zekâtını vermemek için türlü bahanrler bulma peşinde iken, fakirin gözü de hep zenginin malı üzerindedir. Zengin fakire tepeden bakarken fakir de bu hakir bakıştan uzaklaşmak için uğraşıyor, egosu tavan yapmış insanlardan haklı olarak uzaklaşmaya çalışıyor. Zengin daha zengin olma çabasında, fakir daha çok nemerde muhtaç olmama derdinde. Zengin asgari üçretlinin ücretinden nasıl keserim hesabında, fakir tam tersine nasıl ücretimi patron daha çok yüksektir hesabında

Halbuki Allah Teâlâ'nın verdiği niğmetleri saymakla bitiremeyiz. Herkes hakkına razı olsa, haksızlık olmazsa, kardeşane yaşamayı bilsek değil sekiz milyar insana elli milyar insana bu dünya niğmetleri yeter. Yalandan fakirlik edebiyatı yapmaya gerek yoktur.

Dünyanın üçte birini karalar oluşturuyor. Bu kara toprakların yüzde beşi ancak bu zamana kadar işlenebilmiş. Dünya kaynakları bitmez. Allah Teâlâ 'nın hazineleri hiç tükenmez. Dünya geri dönüşüm sistemi içinde dizayn edilmiştir. Topraktan ürün çıkar. O ürünü kullanırsın, atığı tekrar toprak olur. Su kirlenir, sonra kendini temizler. Yeter ki doğal yapıyı bozmayınız. Kaynakları adil paylaşınız, 100-200-300....milyar insana da evren içerisinde zerre misali olan bu gezegen bakacak potansiyele sahiptir. Allah Teâlâ'ya hakkiyle tevekkül edenler için bu böyledir.

Malın ve makamın şımarıklığı, can boğaza geldiği zaman ("ma eğnâ anhu maluhu" Tebbet suresi, malı ve makamı ona fayda vermedi, ) ona fayda vermeyecektir. Bir hadisi şerifle sohbetimizi sonlandıralım inşallah:

Peygamberimiz sav: “Ölen kimseyi peşinden üç şey takip eder: Aile çevresi, malı ve yaptığı işler. Bunlardan ikisi geri döner, biri ise kendisiyle birlikte kalır. Aile çevresi ve malı geri döner; yaptığı işler (ameli) kendisiyle birlikte kalır.” buyurmaktadır. Hayırlı günler dilerim.

18.11.2023

Kalemimden

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.