Nezle ile grip arasındaki fark var mıdır?

Nezle ile grip arasındaki fark var mıdır?

Bu sorunun cevabı her zaman evettir...!

Ani ısı değişikliği sonrası boğaz ağrısı ile başlayan ve genellikle 4-5 gün süren rahatsızlıklar nezle, buna ilâveten yüksek ateşle seyreden ve ortalama 15 gün kadar sürenler ise, grip olarak adlandırılır.

Başka bir deyişle nezle ile grip arasındaki en belirgin fark yüksek ateştir. Kişiyi yatağa düşürür.

Nezle boğaz ağrısı, burun ve geniz akıntısı, öksürük, yüz ve alın bölgesinde dolgunluk hissi gibi belirtilerle ortaya çıkar ve bir hafta kadar sürer.

Giderek burun akıntısı azalır ve hastalığın güç olan dönemi geçer. Öksürük, nezleden sonra birkaç hafta daha devam edebilir.

Grip ise, daha ağır bir tablo olup bir kaç gün süren 38 derece civarındaki ateş, şiddetli hâlsizlik, kas ve baş ağrısı vs. ile seyreder.

Kuru öksürük, boğaz ağrısı ve burun şikâyetleri de bulunabilir.
Bu durum ortalama iki hafta kadar sürer.

Nezlenin çıkış kaynağı için herhangi bir isimlendirme yapılmadığı hâlde grip için durum farklıdır.

Asya gribi, Honkong gribi, kuş gribi, domuz gribi gibi adlandırma yapıldığı olur.

Kuş gribi insana doğrudan geçmez. Lâkin kuşlardan domuza, buradan da kişilere...!
Grip ya da nezlenin süresini kısaltan herhangi bir ilâç veya bitkisel tedavi yoktur.

Yapılacak her türlü işlem şikâyetleri hafifletmeye dönüktür. Bağışıklık sistemi tarafından enfeksiyonlar temizlenene kadar bu şikâyetler devam eder.

ATEŞ VE AĞRILAR İÇİN AĞRI KESİCİLER KULLANILABİLİR.

Vücudun susuz kalmaması çok önemlidir.
Dinlenme vücudun kendini toparlamasına en büyük yardımcıdır.
Genellikle antibiyotik önerilmez. Kişinin bağışıklık sisteminin enfeksiyonu temizlemesi beklenir. Zira, antibiyotiklerin virüsler üzerine herhangi bir etkisi yoktur.

Nefes almada sıkıntı veya baş ağrısı daha da kötü hâle gelirse, burun akıntısı siyah, yeşil renk alırsa, balgamda kan görülüre, bilinç bulanıklığı ortaya çıkarsa, öksürük 3-4 haftadan uzun sürmüşse ve tekrarlayan ataklar varsa viral enfeksiyon üzerine bakteriyel enfeksiyon eklenmiş sayılacağından antibiyotik tedavisi öngörülebilir.

Grip aşıları iki hafta içinde antikor oluşturarak koruma sağlasa da bu tedbir bir önceki senenin virüsleri içindir. Yâni virüslerde her sene mutasyona uğrar.

Aşılamada kullanılan virüsler zayıflatılmış virüs olduğundan, aşının gribe neden olması söz konusu değildir. Düşük derecede ateş, kızarıklık, ağrı gibi yan etkileri görülebilir.

Grip aşısı, astım, diyabet ve kronik akciğer hastalığı olanlar, hâmile kadınlar, 5 yaştan küçük ve 65 yaştan büyük olanlara, aşıya karşı alerjisi olanlara grip aşısı tavsiye edilmez.

Grip aşısı, şahsın sağlıklı olduğu zamanlarda ve genellikle kasım ayının sonuna kadar yapılır.

Gripte en iyisi bağışıklığın artırılmasıdır. Dengeli ve düzenli bir beslenme, vitamin ve mineral desteği faydalıdır.

ÖZELLİKLE ÇİNKO VE SELENYUM

C ve E vitaminleriyle ekinezyanın da hastalığı karşı koruyucu etkisi vardır.
İstirahat, stres ve sigaradan uzak durma, hijyene özen gösterme, aksırık, öksürük veya burun temizleme sonrası elleri iyice yıkanma, kalabalık yerlerden uzak durma, havalandırma gibi hususlara riayet edilmelidir.

Nezle ya da grip bir hastalık değil, rahatsızlıktır diyenler de az değildir. Hatta vücut için bir şifa vesilesidir.

Bu sebeple eskiden GRİP OLANA ŞİFÂYI KAPTIN DERLERDİ. Zira, grip esnasında metabolizma kendini temizlemek için tüm vücudu kontrollü bir şekilde çalıştırma fırsatı yakalar.

Böylece sahip olunan enerjiyi içeriye çekerek beden temizliği yapar.
Hâlsizlik sırasında vücut harekete ayırdığı enerjiyi toksin yakımına yönlendirir.
İştahı keserek, sindirim organlarındaki kireçlenme, iltihaplanma, iç zar ve kaslardaki (ağız mide vs.) bakım onarımını sağlar.

Oluşan öksürük, balgam ve geniz akıntısını hızlandırarak beyni ve tüm üst solunum yollarını temizler.

Bir bakıma öksürük kesiciler pek önerilmez.

İshali tetikleyerek beynimizden aşağıya doğru cümle toksini atarak bağırsakları onarır.
Bu yüzden grip kesici ilâçlar içeride tümörleşme yapacağı için gribi kesmemek gerekir.

Tekrar etmek gerekirse, çokça istirahat etmek ,
bolca su pişmiş yemekten kaçınmak, meyve veya taze meyve suları, limon, zencefil suyu içmek, stresten ve yoğunluktan kaçınmak, çiğ sarımsak yutmak ve mümkünse terlemeye gayret etmek elzemdir. Kalın sağlıcakla..!

Yorum Haber Yusuf Zabun

HABERE YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.