Şüphesiz bu soruya çoğunlukla Yavuz denilmesi mümkünse de 4. Murad'ın da bir o kadar öfkeli bir padişah olduğunu tarihler söylemektedir. Buna nazaran Fatih'in öfke seviyesi ise büyük ihtimal 3. Sıraya konulması mümkündür. Buna nazaran bu üç Padişah da son derece öfkeli karakterlere sahip olmasına rağmen Fatih ve 4. Murad'ın kindar karakterli olduğunu görüyoruz. 4. Murad'ın öfkeliğini biraz daha psikolojik olarak yorumlasak da Fatih için bir karakter olduğunu söyleyebiliriz. Dahası bir o kadar da kindar biridir. Kendine yanlış yapıldığında bunu unutmaz mutlak intikamını alırdi.

Yavuz ise hataları tolere etmediği gibi kin tutarak zaman kaybetmez hatasını gördüğü devlet adamını veziriazam dahi olsa pata kute girişir onu yumrukla döver belki de katl emrini verdiği gibi duruma göre hapsini isterdi. Bu açıdan Hersekzade Ahmed'in maruz kaldığı durum son derece dikkat çekicidir. Yavuz'un Veziriazamı olan Hersekzade Ahmed Paşa 25 Nisan 1516'da Divana çağrılır Yavuz çok öfkelidir zira Diyarbekir taraflarından hiç iyi haber gelmiyordur. Dahası, İranlılar bölgede Osmanlılara karşı başarılar elde ediyordur.

Yavuz, yıldırım gibi yerinden fırlar ve Veziriazam Hersekzade Ahmed'in yakasına yapışır. Yakasına yapıştığı gibi bir yandan sirkeler bir yandan da kafasına yumruk atar. Veziriazamın başındaki kavuğu dahi yere düser kimse araya giremez. Yavuz, veziriazamı biraz hırpaladıktan sonra Piri Mehmed Paşa ile azlettiği Veziriazam Hersekzade Ahmed'in ellerini bağlatır ve ikisini birden hapse yollar.

Bu anlatım Haydar Çelebi Ruznamesinde olmakla beraber çok önemli bir dönem kaynağıdır.

Haydar Çelebi Ruznamesi Haz. Ali Seslikaya, Yayinlanmamis Master Tezi, Gazi Osman Paşa Üni, Tokat;2014,s.142