BİR MİZAH DENEMESİ Prof. Dr. Salih Şimşek

- Usta be!

- Efendim?

- Bugün bir gariplik hissediyorum kendimde: Ben, ben miyim? Yoksa başkası mı ben? Ben başkası mıyım? Yoksa ben de bir başkası mıyım? Sizin cephenizden nasıl görünüyorum?

- Anlayamadım?

- Anlayamayacak bir şey yok ama dostlarım beni bir türlü anlayamıyorlar…

- Bak bununla ne kast ettiğini de anlayamadım.

- Geçtiğimiz tatil günlerinin birinde aynı soruyu bizim Whatsup grubumuzda arkadaşlara da sordum. Onların da anladıklarını sanmıyorum ama yine de bazı şeyler yazdılar…

- Mesela ne dediler?

- Bazılarını aktarayım da en son siz kanaatinizi söyleyin.

- Peki…

Seçtiğim cevapların bazıları şöyleydi:

-İyisiniz iyi… İyi ki varsınız... Bizim Sosyal Medyanın Fenomeni’siniz. Elbette farklı olacaksınız? Ama bu arada biraz ‘yalan haberler’ dinleseniz iyi olur gibi geliyor bana…

Ben da bu cevaba şöyle bir karşılık verdim:

- Oradan öyle mi görünüyorum? Yalan haber dinlersem essahtan iyi görünür müyüm?

- Evet dostum. İkimiz adaşız. İsmim güzeldi... Bu isme bir güzellik de siz kattınız…

- Sizin için yarın ‘kendini kaybetmiş’ diyecem değil, çözümsüz bir şey olmalı düşünceleriniz.

- Feys’deki paylaşımlarınızı takip ediyorum da… Bazen sizde bizi, yani kendimizi de, görürüz biz… Ama siz bu durumun farkında olmazsınız.

- Sende bir ‘sen’ var, senden içerü hocam…

- Hocam ben de heyecanla bekliyorum, Türkiye dünyanın kaderini değiştirecek inşallah, Zalim ve Gaddar Batı, yıkılmaya mahkûmdur. Çok güzel şeyler olacak, göreceksiniz…

- Bu tür soruları bana sormayın, hocam. Ben bilmem aşkı ve sevdayı. Gidin yollara sorun.

- İyisiniz hocam iyi, rahat olun, hatta daha da rahat olun, lütfen.

- Siz ‘ete kemiğe bürünmüş Yunus’ gibisiniz bizim gözümüzde…

- Radara girmeyelim yeter hocam. Biz ve bizdeki öteki biz... Hız kurallarına uyalım ve uymayanları da uyaralım. Ceza makbuzunda karşımıza ne çıkar, bilinmez ötelerde…

- Üçlü aynaya bak… Dördüncü yedek ayna kenarda dursun, o yedek aynadaki sizsiniz

- Taşlar yeni yeni oturuyor galiba…

- Bende de bir ben var, benden içeri, galiba birileri gibi…

- Öyle görünüyor ki emeklilik sana yaramış.

- Bana göre durum vahim. En iyisi sen bu vaziyette eve gitme hocam. Bir süre sonra seni aramaya gelenler olur, gibi geliyor bana... Bırakın arasınlar...

- Ayarlarında bir problem olmasın sakın… Feysbook Zuckerbergin’e söyleyelim ayarlarına bir baksın. - Biraz önce bir haber geldi, bundan sonra Seyyah olanlar seyyahlıklarını belgeledikleri takdirde beleş dünya turuna gönderilecekmiş, hem de tüm masraflar onlara ait…

- Biraz yalan söylemeyi öğrenseniz diyorum. Bu konuda ‘Mal’dan kopya çek’ diyecem de gerek yok, her hangi bir CPH’liyi tut, gün yüzü görmemiş yalanlar duyarsın. Al sana eğlence…

- Biraz eğlenmeye ne dersiniz? Mesela, seçimleri kazanmaktan umudunu kaybetmiş olan ‘Kılışdaroğlu Halifeliğini ilan etmiş’ desem… Ne de olsa, Peygamber kuşağından (!)… - Biraz moral bulmak istiyorsunuz galiba… Yeni bir haber vereyim de moralin düzelsin: CPH’li İmansızoğlu, kendisine destek çıkan Yunan, Avrupa ve ABD basınına, ağzına geleni söylemiş. ‘Ben Türkoğlu Türk’üm, o Makaryos heykelini de yıkacağım’ açıklamasını yapmış. Ne güzel değil mi? Nihayet…